Zoraki durarak atın üstünde
Sefo* bizim köye gelin gidiyor
Müthiş fırtınalı karlı bir günde
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Zamanı sorarsan altmış yıl önce
Biri yiğit biri zavallı bence
Adı Yusuf kendi deli bir gence
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Tipi çok şiddetli surat buruyor
Davullar zurnalar çalıp duruyor
Köyün yiğitleri halay kuruyor
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Biri çekiyorken atın başını
Çocuk yaşta Sefo döker yaşını
Yaradan yazmıştı Yusuf eşini
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Üstünde kaziler** başında fesi
Düşünür koca da acaba nesi
Evin kadınıdır düğün ertesi
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Tam üçyüz altmış beş liraydı başlık
Gelin alındığı vakitse kuşluk
Yiğit Yusuf’una edecek eşlik
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Gelin köye geldi başlar şabaşlar***
Çatlasın Yusuf’a düşman gebeşler****
Kesildi koyunlar asıldı leşler
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Zavallı Sefo’nun babası ağa
Onun için Yusuf çıkmıştı dağa
Ekmek mi pişire davar mı sağa
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Küçücük Sefo’nun Safiye adı
Lütfiye kız Fikret erkek evladı
HİDDETÎ doğacak durmayın hadi
Sefo bizim köye gelin gidiyor
Sefo için gelmişti ilahi emir
Hayatı işkence kaderi kömür
Otuzdokuzunda sizlere ömür
Sefo bizim köye gelin gidiyor
*Sefo: Safiye
**Kazi: Eskiden ince daire şeklinde altın
***Şabaş: Kilis köylerine has takı töreni
****Gebeş: Aptal
YAKLAŞIK 60 YIL ÖNCE RAHMETLİ BABAM,
RAHMETLİ MEHMET SADIK AĞA DAYISINDAN,
RAHMETLİ ANNEMİ İSTEDİR.
DEDEMİN CEVABI: “HAYIR” OLUR. “YUSUF KAVGACI, YA BİR GÜN VURURLAR VEYA BİRİSİNİ VURUR. BEN ÖLDÜ NİYETİNE KIZ VEREMEM” DER.
BABAM ANLAYIŞLA KARŞILAR.
BİR MÜDDET SONRA KÖYÜNDE BARIŞILMIŞ OLAN KAN DAVASINA TEMELLİ SON VERMEK İSTEYEN MEHMET SADIK AĞA “KARŞILIKLI BİRER KIZ ALIP VERELİM, AKRABA OLALIM, BİR DAHA KAN DAVASI HORTLAMASIN.” DER VE KARŞI TARAFA KIZ VERMEYE KALKIŞIR.
BUNU DUYAN BABAM “DAYIMIN YEĞENİNE VERCEK KIZI YOK AMA DÜŞMANA VERECEK KIZI VARMIŞ. BEN ONUN ÜÇ KARISINI, ÜÇ KIZINI ALMAZSAM…” DİYEREK SİLAHA SARILIR.
ÖNCE KIZ VERİLECEK AİLENİN EVİNİ HAVAYA UÇURUR.
PEŞİNDEN DEDEMİN KAPISINA DAYANARAK KURŞUN YAĞDIRIR.
KÖYÜN GEÇİMİ SEBZECİLİK ÜZERİNEDİR VE MEVSİM YAZDIR. İKİ ÜÇ AY KİMSE BAHÇESİNE GİDEMEZ. BAHÇELER, BOSTANLAR KURUR.
EPEYİ HADİSE YAŞANDIKTAN SONNRA DEDEM PES EDER VE “BU KIZI DA ÖLDÜYE SAYIYORUM GELSİN ALSINLAR” DER.
ANAM GELİN OLDUĞUNDA 12 YAŞINDADIR.
MÜTHİŞ TİPİ ŞEKLİNDE KARIN YAĞDIĞI BİR GÜNDE AT SIRTINDA POLATELİ’NE GELİN GİDER.
ÖMRÜ ÇİLELERLE GEÇEN RAHMETLİ ANAM BENİM ÖĞRENCİLİK DÖNEMLERİMDE HAPİS VE BENZERİ HADİSELERİMDEN DOLAYI, BİR TEK OĞLUNA OLAN ÜZÜNTÜSÜNDEN 1977 YILININ YİNE BİR KIŞ AYINDA BEYİN KANAMASINDAN EBEDİYETE İNTİKAL ETTİ.
HALÂ ESKİ KOMŞU KADINLAR BENİ GÖRÜNCE, AKILLARINA SEFO GELDİĞİ İÇİN GÖZLERİ DOLU DOLU OLUR.
ESKİ SEMTİMİZ GARİBAN YATAĞIDIR.
KOMŞULARIMIZIN HEMEN HEMEN HEPSİNE ŞÖYLE YA DA BÖYLE İNSANLIĞI DOKUNMUŞ BİRİSİDİR GÜN GÖRMEYEN ZAVALLI ANAM.
BABAMSA BUGÜNE KADAR TANIDIĞIM EN YİĞİT İNSANDIR.
O DA SEKSEN YAŞINDA, GEÇEN KIŞ EBEDİYETE İNTİKAL ETTİ.
İKİSİ DE CAN VERİRKEN BAŞ UÇLARINDAYDIM.
NE ÇIRPINDILAR NE DE AĞRI ÇEKTİLER.
HAMDOLSUN BENDEN MEMNUN GİTTİLER.
BÖYLE ANA BABANIN GENLERİNİ TAŞIDIĞIM İÇİN BAŞIM BELALARDAN KURTULMASA DAHİ GURUR DUYUYORUM.
SİZLERDEN ONLAR VE SİZLERİN DE GEÇMİŞLERİ İÇİN BİRER FATİHA OKUMANIZI RİCA EDİYORUM.