Aslanın ayağına ağaç kıymığı batar
Ormanların kralı günlerce hasta yatar
Kıymığın battığı yer iltihaplanıp şişer
İki adım atınca üçüncüsünde düşer
Aksayarak gezerken rastlar kurnaz tilkiye
Tilki hasta aslanı almaya başlar Ti’ye
Noldu sayın kralım nazar mı değdi sana
Yürümekten acizsin haline bir baksana
Ormanların kıralı derince bir ah çeker
Ayağıma bir kıymık çok feci battı da der
Sevgili tilki kardeş şu kıymığı bir çıkar
Bu kıymıkla dolaşan inan hayattan bıkar
Bizim kurnaz tilkimiz aslanı biraz süzer
O anda kafasında yüzlerce tilki gezer
Tilkinin mazisinde aslana kin beslenir
Planını kurarak sinsi sinsi seslenir
Baş üstüne kralım emrin başımın tacı
Lakin kıymık çıkarken beynine sıçrar acı
Etim budum nedir ki kükreyip kudurursan
Can havliyle kuluna bir pençe vurursan
Can güvenliğim için bir ağaca bağlayım
Hem kıymığı çıkarıym hem yerini dağlayım
Canın yanarsa eğer bana zararın olmaz
Hin oğlu hin tilkimiz tilkiler gibi kurnaz
Aslan biraz düşünür başka çaresi yoktur
Tilkinin sürpriziyse aslana acı şoktur
Kralı bağlamaya bulunur ağaç dibi
Tilki aslanı bağlar sımsıkı sucuk gibi
Sinsi geçip karşıya başlar pis pis gülmeye
Bu duruma düşmekten aslan razı ölmeye
Aslan tilkiye der ki çek şu meredi kardeş
Söz olsun sana her ay vereceğim bir kaç leş
İpler puştun elinde tilki aslana güler
Daha iki gün önce üç yavrumu yedin der
Utanmadan bu kuldan nasıl beklersin insaf
Kral olmuşsun ama hem kerizsin hem de saf
Şimdi buldun belanı artık açlıktan geber
Son sözünü söyleyen tilki döner ve gider
Günler geceler geçer aslan oldukça açtır
Bir çakal çıkagelir çakala da muhtaçtır
Çakal aslana sorar sana ne oldu böyle
Aslan olan biteni anlatır şöyle böyle
Şu kıymığı çıkar da hemen beni çözüver
Çakal baş üstüne der garip aslanı çözer
Ormanlar kralının ruhuna çökmüş keder
Çıkınını sırtlanıp ormanını terk eder
Tam ormandan çıkarken ayı rastlar aslana
Arkasından bağırır hey kralım baksana
Suratını asarak nereye gidiyorsun
Kral olduğun yere veda mı ediyorsun
sen yüce kıralım gidiyorsun nereye
Aslan zayıflamıştır gözünde kalmamış fer
Ayı kardeş ormanı terk edceğim der
Ayıda feryat figan sitem eder aslana
Bizim kralımızsın hayvanlar muhtaç sana
Sensiz nasıl yaşarız bizi terk edemezsin
Kralsız orman olmaz bırakıp gidemezsin
Aslan ayıya bakıp acı acı gülümser
Olayları anlatır ve ayıya şöyle der
İşte ormanımızın kaderimi çizdiği
Bir tilkinin bağlayıp bir çakalın çözdüğü
Bunun için kesinkes buralardan giderim
Ben böyle krallığın ta içine ederim
BU ŞİİRİ OKUDUKTAN SONRA AKLINIZA BİR ÜLKE GELDİ Mİ?
FİKRET OĞUZTÜRK