Aklımı başımdan almayın diye
Vurmalıyım sizi ulan geceler
Tepeden tırnağa bölüp ikiye
Yarmalıyım sizi ulan geceler
GÜLün vaziyeti her dem nefise
Bülbülse ebeden mahkûm kafese
Bunun için hem de nefes nefese
Yormalıyım sizi ulan geceler
Çalamadım gitti huzura maya
Sabır yükleyerek sigara çaya
Bir değil beş değil bin bir parçaya
Kırmalıyım sizi ulan geceler
Bilmiyorum çilem ne kadar daha
Gittikçe dertlerim kalkıyor şaha
Paslı çivilerle Haç’a çarmıha
Germeliyim sizi ulan geceler
Bazen kapkaranlık kisve giyerek
Bitirdiniz beni etim yiyerek
Kullanılıp dolmuş defter diyerek
Dürmeliyim sizi ulan geceler
Eğilmeyi salık verirken ere
Uymayanın teni hep yara bere
Yağlı kurşun sıkıp sırt üstü yere
Sermeliyim sizi ulan geceler
Meylimiz her daim ezana doğru
Düşünce tefekkür izana doğru
Mısır’dan öteye Fizan’a doğru
Sürmeliyim sizi ulan geceler
HİDDETÎ’yem düştüm eza seline
Öfkeler yükleyip gönül teline
Acımasız gaddar cellât eline
Vermeliyim sizi ulan geceler
FİKRET OĞUZTÜRK