turkkahvesiforum
turkkahvesiforum
turkkahvesiforum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

turkkahvesiforum

hobby ve paylaşım
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» ordudan bir kaç kare
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPerş. Şub. 25, 2010 12:31 am tarafından orkum

» En son kar manzaraları
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPtsi Şub. 08, 2010 9:43 am tarafından sahrap

» Kızıma ördüğüm bere
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPaz Şub. 07, 2010 1:23 am tarafından sahrap

» Yaylada kış
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyCuma Şub. 05, 2010 1:13 am tarafından dagli

» Çanakkalede kar manzaraları
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyÇarş. Şub. 03, 2010 5:29 pm tarafından sahrap

» ARAYIP SORMAM SENİ
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:17 pm tarafından dj-efs-yak

» BİLİRSİN YÜZÜM TUTMAZ
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:15 pm tarafından dj-efs-yak

» ''MÜSLÜMAN'A HARAM'' ÇEŞMESİ
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:11 pm tarafından dj-efs-yak

» FARE KAPANI HiKAYESi
HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:07 pm tarafından dj-efs-yak

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Forum
Ortaklar
bedava forum
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  
TakvimTakvim
Forum

 

 HAÇLI SEFERLERİ(8)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
hiddeti




Mesaj Sayısı : 94
Reputation : -1
Kayıt tarihi : 15/07/09

HAÇLI SEFERLERİ(8) Empty
MesajKonu: HAÇLI SEFERLERİ(8)   HAÇLI SEFERLERİ(8) EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 12:13 am

(Haçlı kontu Saint Gilles Konya Hükümdarı Kılıç Arslan ile karşılaşmıştı. Saint Gilles’in yanında 100 bin kişi olduğu halde Kılıç Arslan’ın az sayıda kuvveti vardı. İki taraf savaşa tutuştular, sonuçta Haçlılar mağlup oldu ve pek çok kişi esir düştü. Kılıç Arslan ganimetlerle ve hiç tahmin etmediği zaferle döndü. Saint Gilles ise 300 kişiyle mağlup bir vaziyette Suriye’ye gitti.) (18)
Fransız Türkolog Joseph Deguignes’in tespitleri ise şöyledir:
(Türklerin saldırılarına daha uzun süre karşı koyamayan Lombardlar Kralı Alber, yanındakilerle birlikte kaçtı. Almanların, Saksonyalıların, Bavyeralıların, Lorenlilerin başkanı bulunan Konrad, Lombardların yerine geçti. Bir süre karşı koyduysa da, O da Türkler karşısında kaçmak zorunda kaldı. Dük Dö Burgon buraya koştu. Boş yere bir takım çaba harcadıktan sonra çekildi. Etyen Dük Dö Bulva bu karışıklığı görerek Fransız askerleriyle ilerledi. Akşama kadar savaştı. Ordugâha kaçtı. Remon Prevans, askerleri ve Türko Plesler, yardıma koştuysa da bu ecnebi asker kendisini bıraktığı için maiyetinden 10 kişi ile yüksek bir dağa zorlukla kaçabildi. Geceleyin Kont Remon Türkoples askerleriyle birlikte kaçarak İmparator Aleksi Komnen’e ait bulunan bir hisara kapandı. O gün Haçlılar 160 bin kayıp verdi. Geri kalan kısmı perişan bir halde İstanbul’a kaçabildi.)
(Fransa’da kadınlar hesaba katılmaksızın 15 bin kişi Gilyom Kont Dö Never’in idaresinde Amasya’ya doğru ilerlemişti. Bunlardan ancak 700 kişi kaçabildi. Kont Dö Never yalnız başına Antakya’ya gidebildi.)
Bu yenilgiden 8 gün sonra Kılıç Arslan saltanatı devrinin en büyük başarısını Hıristiyanlar üzerinde kazanmıştı. Gilyon Kont Dö Pvata ile Velson Dük Dö Bavyer, 160 bin kişilik ordu ile Kılıç Arslan’ın ülkesine girdiler. Finiminis, Salamye kentlerini yıktıktan sonra Ereğli’ye vardılar. Burada bir nehre rastladılar. Suya çok ihtiyaçları vardı. Çünkü geçtikleri yolda ne bir kuyuya ve ne de bir sarnıca rastlamamışlardı. Kılıç Arslan ile Danişmendoğlu ve daha başka Türk ümerası karşı sahilde yerlerini aldılar, oradan Haçlıların nehre yaklaşmalarına attıkları oklarla mani oldular. Hıristiyan ordusu içinde karışıklılar baş gösterdi. Bir takım askerler kaçmağa başladı. Binlerce Fransız, Gaskonyalı, Alman dağlarda telef oldular. Kont Dö Pvato bir seyisiyle birlikte Antakya’ya kaçabildi.)
(İmparator Konrad’ın ordusu 70 bin zırhlı asker ile bir çok piyadeden, hafif süvariden ve bir hayli kadın ve çocuktan oluşuyordu. Fransa Kralı’nın ordusunda da aynı sayıda ve diğer sınıflardan oluşan askerler vardı… Yorgunluktan pek bunalmış oldukları zamanda Türkler ortaya çıktılar. Bunlara Sultan’ın göndermiş olduğu Paplan(Yani Balaban) , kumanda ediyordu. Türkler Almanlar’la bir çok savaşlara giriştiler. O kadar çok Alman öldürdüler ki, içlerinde ancak onda biri kurtuldu. Konrad maiyetinde birkaç kişi ile Fransızların karargâhına gelebildi. Konrad ile Fransız Kralı Akşehir’e kadar birlikte yürüdüler. Konrad oradan İstanbul’a döndü. Fransızlar ile Denizli’de gayet kanlı bir savaş oldu. Fransızların çoğu bu savaşta yok edildi. Kral bu yenilgiden haberi olmayan öncü kuvvetlerine zorlukla yetişerek pek perişan bir halde Kraliçe Elenor ile birlikte Antakya’ya varabildi.)
(Frederik kumandasındaki Almanlar yiyecekleri kalmadığı için ölü atları yemek zorunda kalmışlardı.) (19)
(Ankara’yı tahrip ve Müslüman ahaliyi katlettikten sonra Kızıl Irmak boyunca ilerleyerek 10 binin üstünde bir Haçlı ordusu Amasya yakınlarında, diğer bir Haçlı kuvveti de Konya Ereğlisi civarında Kılıç Arslan tarafından imha edildi.) (20)
Başta da belirttiğimiz gibi Haçlılar için önemli olan altın ve gümüş idi. Gerisi hikaye! 1212 yazından başlayarak Fransa ve Almanya’da Genç Peygamberler diye birileri çıkarak binlerce Hıristiyan çocuğu Kutsal Dava için toplamaya başladılar. Bunun adı Çocuk Haçlı Seferi idi. Bazı Marsilyalı tüccarlar bu durumu iyi değerlendirdiler. Çocukları gemilere doldurdular, Mısır’da esir pazarlarında hepsini köle olarak sattılar. Daha sonra esrarengiz bir adam ortaya çıktı. Adı Macar usta olan bu kişi binlerce çocuk yaşta genç çobanı etrafına topladı. Esir alınan Aziz Louis’i kurtarmak için yola koyuldular. Bu hareket köylü isyanına dönüşüverdi. Çıkan isyan Castilla’lı Blanche tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı.) (21) (22)
Haçlı Seferleri’nin kesin bir şekilde başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra, onların yerlerini Oryantalizmin öncüleri Misyonerler almıştır. Kuzey Afrika ile Yakın Asya’yı dolaşmış ve oralarda Arap kültürünün taşıdığı önemi kavramış olan Katalanlı Rahip Ramon Lulle’nin teklifi üzerine Viyana Konsülü, 1312’de, Paris, Oxford, Bologne, Avignon ve Salamngue’da olmak üzere bir çok Arap dili kürsüsünün kurulmasına karar vermiştir. Bu ise Oryantalzmin bir kurum olarak doğuşuydu ve tarafsız bir ilmi araştırma hareketi değildi. Çünkü asıl amaç Müslümanların Hıristiyan olmalarını sağlayacak Misyonerlik hareketlerini mümkün kılmaktı.(23)
Haçlı Seferleri iddi edildiği ve sanıldığı gibi 13. asrın sonlarına doğru bitmemiştir. 20. asrın başlarında İngiliz Generali Allenby Kudüs’ü Türklerin elinden alıp işgal ettiğinde, atından inerek toprağı öpüyor, “Haçlı Seferleri bugün bitti” sözlerini sarfediyordu. Müslümanlar için acıklı olan bu sözlerin söylendiği sırada, Allenby’in arkasında binlerce Arap gönüllüsü asker vardı. Araplar, bilerek veya bilmeyerek Haçlılara hizmet etmişlerdi.(24)
General Allenby, Londra’da bir törenle, bu hizmetinden dolayı, asalet kazanacak ve seremonide “Haçlıların en büyüğü ve sonuncusu”, “En son Haçlı Seferi’nin muzaffer şövalyesi” diye hitap edilmiştir.(25)


SON


(18) İslam Tarihi (İbnü’l-Esir) 10 Cilt
(19) Büyük Türk Tarihi (Joseph Deguignes) 4. Cilt
(20) Selçuklu Tarihi (İbrahim Kafesoğlu)
(21) Büyük Larousse Sözlük Ve Ansiklopedisi 10. Cilt
(22) Anabritanicca Ansiklopedisi 10. Cilt
(23) İslam’ın Va’dettikleri (Prof. Dr. Roger Garaudy)
(24) Jön Türkler Nerede Yanıldı (Süleyman Kocabaş)
(25) Siyonistler Ve Masonlar (Prof. Dr. Mim Kemal Öke)

FİKRET OĞUZTÜRK
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
HAÇLI SEFERLERİ(8)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» HAÇLI SEFERLERİ(4)
» HAÇLI SEFERLERİ(3)
» HAÇLI SEFERLERİ(2)
» HAÇLI SEFERLERİ(1)
» HAÇLI SEFERLERİ(7)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
turkkahvesiforum :: SERBEST KÜRSÜ :: TARİH-
Buraya geçin: