turkkahvesiforum
turkkahvesiforum
turkkahvesiforum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

turkkahvesiforum

hobby ve paylaşım
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» ordudan bir kaç kare
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPerş. Şub. 25, 2010 12:31 am tarafından orkum

» En son kar manzaraları
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPtsi Şub. 08, 2010 9:43 am tarafından sahrap

» Kızıma ördüğüm bere
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPaz Şub. 07, 2010 1:23 am tarafından sahrap

» Yaylada kış
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyCuma Şub. 05, 2010 1:13 am tarafından dagli

» Çanakkalede kar manzaraları
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyÇarş. Şub. 03, 2010 5:29 pm tarafından sahrap

» ARAYIP SORMAM SENİ
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:17 pm tarafından dj-efs-yak

» BİLİRSİN YÜZÜM TUTMAZ
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:15 pm tarafından dj-efs-yak

» ''MÜSLÜMAN'A HARAM'' ÇEŞMESİ
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:11 pm tarafından dj-efs-yak

» FARE KAPANI HiKAYESi
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPaz Kas. 08, 2009 6:07 pm tarafından dj-efs-yak

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Forum
Ortaklar
bedava forum
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  
TakvimTakvim
Forum

 

 BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
hiddeti




Mesaj Sayısı : 94
Reputation : -1
Kayıt tarihi : 15/07/09

BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) Empty
MesajKonu: BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11)   BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11) EmptyPerş. Tem. 16, 2009 9:00 pm

Pepe Cello, esas adı Celal AKKAYA. Ağrılı kekeme bir çocuk. Daha önce bahsetmiştim, gariban biçare birisi. İki yıl sonra Bakırköy semtinde tombalacılık hususunda tartıştığı birisi tarafından bıçaklanarak öldürüldüğünü duyduğum o yiğit insan. Kimyacının kırk dereden kırk bin su getirmesine rağmen, aşırı solcularında Allah’a inandığında ısrar eden garip, “Sizin Allah’ınız bahçede, bahçede” hırıltısını duyunca çileden çıkıyor. O hengamede, Kimyacı’ya “A a abe. Ha ha haklıymışsın. Bunlar gerçekten Allah’sızlar” diye bağırıyor. Bir musibet bin nasihatten iyidir derler. Pepe Cello bir elinde büyük karavana kazanının kapağını kalkan yapmış, gelen cisimleri karşılıyor. Kazan kapağına çarpan cisimler tang tung diye sesler çıkarıyor. Güler misin ağlar mısın? diğer eliyle mermer parçalarını bugüne kadar görmediğim bir usulle, elini bel seviyesinde tutarak bir iki sallayıp birden sertçe fırlatıyor. Her fırlatışta, “Allah’sızlar” diye bağırıyor. İnanın o akşam atılan cisimlerde Pepe Cello’nun isabet miktarı belki de herkesin isabet ettirdiği atıştan fazlaydı. Taşı atmasıyla revirden “Ahhh” diye çığlık sesinin gelişi isabetin göstergesi oluyor.

Kimyacı revirin üst katında bir mahkumun elindeki sopayla karidordaki floresanları peş peşe patlattığını görüyor ve son floresan henüz patlatılmamışken bir kişinin elinde silah olduğunu ve kalabalığa doğru namlusunu çevirdiğini fark ediyor. “Dikkat edin arkadaşlar silah” diye bağırırken ateş edilmeye başlanıyor. Kimyacı’nın gördüğü silah tek değildir. Revirin ikinci katında altı namlu birden toru topu 200 metre karelik bir alanda bulunan 41 kişinin üzerine kurşun yağdırmaya başlıyor…

Aman ya Rabbim, bu nasıl bir şeydi. Dört duvar arasında, elin kolu bağlı, 41 insanın üzerine 5-6 silahtan durmadan kurşun yağdırılıyor. Merminin bolluğu, bu kadar silahın cezaevi içinde bir siyasi grupta olması aklın hafsalanın alabileceği bir şey değil. Amerikan uşağı F 101 mensuplarında ise boş bir mermi kovanı dahi yok. Daha önce de belirttiğim gibi Amerika’nın bize gönderdiği silah yüklü gemi herhalde Pasifik’te fırtınaya yakalanmıştı.

Bu arada bir şeye değinmeden geçemeyeceğim. O dönemler gençlik birbirini Amerikan, Rus ve Çin uşağı olarak suçlar dururdu. Ülkücü kesim sokaklarda ve meydanlarda “Kahrolsun Amerika, Rusya ve Çin. Her şey Türklük için” sloganını var gücüyle bağırırken, hiçbir aşırı sol gruptan Rusya ve Çin’in aleyhinde en ufak bir laf işitilmemiştir. Aslında gençliğin birbirini kırmasında birinci etken her zaman Amerika olmuştur. Kim ne derse desin olayları genellikle Amerika istediği gibi maniple etmiştir. Yaşadığım olaylar ve okuduğum kitaplar ben de bu kanaati oluşturmuştur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
BİR İSYANIN ANATOMİSİ(11)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» BİR İSYANIN ANATOMİSİ(13)
» BİR İSYANIN ANATOMİSİ(12)
» BİR İSYANIN ANATOMİSİ(10)
» BİR İSYANIN ANATOMİSİ(9)
» BİR İSYANIN ANATOMİSİ(8)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
turkkahvesiforum :: ŞİİR - EDEBİYAT - FIKRA :: ANILARINIZ-
Buraya geçin: